Yorum Yap
Salgın hastalıklar ve doğal afetler tarih boyunca insanlığın korkulu rüyası olmuştur. Deprem, yangın ve sel gibi doğal afetler yanında veba, cüzzam, çiçek ve kolera gibi hastalıkların sebep olduğu salgınlar neticesinde binlerce insan ölmüştür. Doğal afetler ve salgın hastalıklar tarihsel süreçte birçok medeniyetin tarih sahnesinden silinmesine neden olmuştur.
Osmanlı coğrafyasında da tarihi süreç içinde doğal afetler ve salgın hastalıklar yaşanmıştır. Bu çalışmada Çukurova`da bulunan Adana, Mersin ve Tarsus gibi yerleşim yerlerinde yaşanan deprem, yangın ve sel gibi doğal afetler yanında bölgede görülen başta kolera, frengi ve tifo olmak üzere salgınlar karşısında Osmanlı Devleti`nin aldığı önlemler hakkında bilgi verilmiştir. Çuku
Tükendi
Gelince Haber VerSalgın hastalıklar ve doğal afetler tarih boyunca insanlığın korkulu rüyası olmuştur. Deprem, yangın ve sel gibi doğal afetler yanında veba, cüzzam, çiçek ve kolera gibi hastalıkların sebep olduğu salgınlar neticesinde binlerce insan ölmüştür. Doğal afetler ve salgın hastalıklar tarihsel süreçte birçok medeniyetin tarih sahnesinden silinmesine neden olmuştur.
Osmanlı coğrafyasında da tarihi süreç içinde doğal afetler ve salgın hastalıklar yaşanmıştır. Bu çalışmada Çukurova`da bulunan Adana, Mersin ve Tarsus gibi yerleşim yerlerinde yaşanan deprem, yangın ve sel gibi doğal afetler yanında bölgede görülen başta kolera, frengi ve tifo olmak üzere salgınlar karşısında Osmanlı Devleti`nin aldığı önlemler hakkında bilgi verilmiştir. Çukurova salgınların Anadolu`ya giriş noktalarından biridir. Burada kurulan karantinalar ve alınan sıhhi tedbirler, halka yapılan yardımlar bu araştırmanın önemli bölümlerini oluşturmaktadır. Bu eserde, XIX. Yüzyılda Çukurova`da yaşanan doğal afetler ve salgın hastalıklar Osmanlı arşiv belgeleri çerçevesinde değerlendirilmiştir.
