As¸kı bize sunulandan farklı bir bic¸imde tasavvur edebilir miyiz? Daha gu¨c¸lu¨, daha tatmin edici, daha es¸it bir as¸k... Televizyon dizileri, filmler, romanlar, gu¨ndelik hayatın go¨ru¨nmez kodları kadınların susmasını ve as¸kta mutlulugˆu yakalamak ic¸in kendileri ile sevgilileri arasında bir sec¸im yapmaları gerektigˆini o¨gˆu¨tlu¨yor. Erkek her s¸eye hakkı olan, kadın ise fedaka^rca kendini adaması gereken taraf olarak kabul ediliyor. Sadakat ve tekes¸liligˆe degˆer yu¨kleyen toplumsal kaideler bazen kadın kırımının yolunu ac¸abiliyor; bu olmadıgˆında bile kadın ic¸in yıkıcı, yıpratıcı ve tu¨ketici oluyor. Tahakku¨mu¨n go¨ru¨nu¨r ve go¨ru¨nmez bin bir c¸es¸idi hayatımızı esir almaya devam ediyor. Mona C
Tükendi
Gelince Haber VerAşkı bize sunulandan farklı bir biçimde tasavvur edebilir miyiz? Daha güçlü, daha tatmin edici, daha eşit bir aşk... Televizyon dizileri, filmler, romanlar, gündelik hayatın görünmez kodları kadınların susmasını ve aşkta mutluluğu yakalamak için kendileri ile sevgilileri arasında bir seçim yapmaları gerektiğini öğütlüyor. Erkek her şeye hakkı olan, kadın ise fedakârca kendini adaması gereken taraf olarak kabul ediliyor. Sadakat ve tekeşliliğe değer yükleyen toplumsal kaideler bazen kadın kırımının yolunu açabiliyor; bu olmadığında bile kadın için yıkıcı, yıpratıcı ve tüketici oluyor. Tahakkümün görünür ve görünmez bin bir çeşidi hayatımızı esir almaya devam ediyor. Mona Chollet, Aşkı Yeniden İcat Etmek’te patriyarkanın heteroseksüel ilişkileri nasıl manipüle ettiğini, hem kadınları hem de erkekleri koşullandırdığını, aşkı ve arzuyu yaşamamıza engel olduğunu anlatıyor. Kadın-erkek ilişkisinin hakiki ve eşit bir ilişkiye dönüşebilmesi için öncelikle kadınların kendi seslerini bulması gerektiğini söylüyor. Aşkı Yeniden İcat Etmek, hem eleştirel üslubuyla hem de yüreklendirici bakış açısıyla aşkın gücüne duyulan inancın manifestosu âdeta. “Kadınların kimliklerine, kıymetlerine dair çok güçlü ve sağlam hisleri olması, her alandaki egemenliklerinden emin olmaları gerekir. İşte tüm bu ögeler kadınların sahip olmakta çok az şanslı oldukları noktalar; ama onları beslemeye kararlı olmak da bizim elimizde.”