Benito Cereno, her şeyin ortasında bir novellası, Melville’in. Klasik ve modern romanın tam ortasında. Bu romanda işler biraz karmaşıktır, denizci düğümü gibi, başlangıçta.
Hikâye, Köle yüklü iki geminin bir koyda karşılaşmasıyla başlıyor. Adı Benito Cereno olmayan geminin kaptanı Alaso, Cereno’nun güvertesine geçer kendi gemisinden. Ziyaret amacıyla. Gemideki herkesin siyah olduğunu fark eder. Beyaz bir kaç insan arar. Bulur. Kaptanı soruşturur. Ama bir türlü ulaşamaz ona. Roman tarihindeki psikolojik betimlerin en güzel örneklerinden biri olarak gösterilen bu romanda, Kaptan Alaso en başından beri olup bitenin kendi zihninde ger&c
Tükendi
Gelince Haber VerBenito Cereno, her şeyin ortasında bir yapıtı. Karmaşık. Bu dilemmayı çözmek için şu tanıtlardan faydalanabiliriz: Melville’in bu romanı novella da denilebilir- pre-modern roman devrinde çağcıl romanın ilk işaretlerini verirken, yine post-modern izleğe de -onun bugünkü tanımına çok önceden bulaşarak- yaklaşıyor. Ayrıca psikolojik betimlemelerin de en güzel ilk örneklerinden. Bunları söylediğimizde sanırız karmaşa biraz daha azalıyor.
Biraz daha kolaylaştıralım işimizi: Köle yüklü iki gemi bir koyun girişinde karşılaşır. Adı Benito Cereno olmayan geminin kaptanı diğerine geçer. Ziyaret amacıyla. Gemideki, herkes siyahtır. Beyaz bir kaç insan arar. Bulur. Kaptanı soruşturur. Ama bir türlü ulaşamaz ona. Romanın sonuna doğru bu ziyareti gerçekleştiren Kaptan Alaso olup bitenin kendi zihninin içinde gerçekleştiğini düşünmeye başlar. Sürpriz bir son beklemektedir kendini.