Yorum Yap
2020 yılına yaklaştığımız şu günlerde dünya ekonomisinin endüstri 4.0 rüzgarıyla farklı bir yöne doğru yol almaya başladığını görmekteyiz. Endüstri 4.0’ın yapay zeka, robotik teknolojiler, nesnelerin interneti, büyük veri gibi gelişmelerle dünyayı dönüştürmesinin yanında, Steve Jobs’un, Henry Ford’un geçen yüzyılda oluşturmuş olduğu etkiye benzer bir şekilde, bu yüzyılı şekillen-dirdiği bir dönemden geçmekteyiz. Bütün bu gelişmeler günümüz organizasyonlarının temel yeteneğinin inovasyon olmasını zorunlu kılmaktadır. İşletmeler organizasyon yapılarını ino-vasyon oluşturmaya yönelik olarak yeniden tasarlamalıdırlar. Küresel rekabet ortamlarında inovasyon oluşturmayı amaçlayan işletmelerin girişimci, takım yapılarına dayanan yaratıcı organi
Tükendi
Gelince Haber Ver2020 yılına yaklaştığımız şu günlerde dünya ekonomisinin endüstri 4.0 rüzgarıyla farklı bir yöne doğru yol almaya başladığını görmekteyiz. Endüstri 4.0’ın yapay zeka, robotik teknolojiler, nesnelerin interneti, büyük veri gibi gelişmelerle dünyayı dönüştürmesinin yanında, Steve Jobs’un, Henry Ford’un geçen yüzyılda oluşturmuş olduğu etkiye benzer bir şekilde, bu yüzyılı şekillen-dirdiği bir dönemden geçmekteyiz. Bütün bu gelişmeler günümüz organizasyonlarının temel yeteneğinin inovasyon olmasını zorunlu kılmaktadır. İşletmeler organizasyon yapılarını ino-vasyon oluşturmaya yönelik olarak yeniden tasarlamalıdırlar. Küresel rekabet ortamlarında inovasyon oluşturmayı amaçlayan işletmelerin girişimci, takım yapılarına dayanan yaratıcı organizasyonlar oluşturmaları gerekmektedir.
Bununla birlikte girişimci, takım yapılarına dayanan organizasyonlarda inovasyon ve yaratıcılık oluşturma zorunluluğunun klasik yöneticilik anlayışıyla mümkün olamayacağını söyleyebiliriz. Günümüzde, çok daha yetenekli insan kaynağına olan ihtiyaç giderek artmaktadır. Bu ihtiyacı karşılamak, çalışanların potansiyellerini açığa çıkarmak ve gelişimlerini sağlamak açısından ise koç ve mentor tarzı yöneticilik yaklaşımları ön plana çıkmaktadır.
