Boğazdan içerlere dev kanallar istiyorum, İçerlere koku, ses ve tuz.
Özlem Bahadır Karaoğlu`nun, duyularını körelten planlama hatalarına, kişiyi bir algoritmanın içine sıkıştıran dönemin ruhuna belli ki itirazı var.
Eleştirilerini, mimari izlenimlerini, kentsel taleplerini, metroda karaladıklarını görsel şiire dair nitelikli denemelerle aktarıyor.
İstanbul çözüldü, gözüpek bir şiir girişimi olarak ve aynı zamanda kent okuma alışkanlıklarını sarsmaya, istanbul’la aramızda çıplak gözle görülmesi zor bağları güçlendirmeye yöneliyor.
Tükendi
Gelince Haber Verİstanbul Çözüldü, yer yer gerçeküstücülüğe kayan anlatımı ve ironik diliyle kentte tarifi zor olana da yer açmanın peşinde.
‘Kitapta yazılıp çizilenler, insanın mekânla ilişkisinin sonsuz çeşitliliğini belirgin kılar. Buna göre kent, ana akımda kurulan denklemlere sonsuz kişisel anlamla girerek denklemleri altüst eder.’