Kadehlerin Sohbeti

Zaman değişir, kadehler değişir… Ama insan aynı kalır.

Medeniyetin ilk ateşinden bu yana insan, kendini anlatmak için sofralar kurdu, kadehler kaldırdı. Her yudumda, her lokmada; acıyı, sevinci ve umudu paylaştı.

Tarih boyunca aktarılan bir anlatı zinciri olan Kadehlerin Sohbeti işte bu kadim masaların sessiz tanığıdır.

İlk öykü, antik çağın dumanlı meyhanelerinden yükselir. Orta Çağ’ın taş duvarlarından geçerek, çağlar boyunca biçim değiştirir ama özünü yitirmez.

Gerçekle hayalin iç içe geçtiği bu hikâyelerde, tarihin gölgesinde kalmış karakterler yeniden can bulur.

Aşkın kırılganlığı, ölümün kaçınılmazlığı, savaşın yıkıcılığı, ihanetin soğuk yüzü ve hayatın inatçı devamlılığı, bu kitapta yalnızca birer konu değil, aynı zamanda insanlığın ortak belleğinde tanıdık birer yankıdır.

Kadehlerin Sohbeti, sadece bir kitap değil; unutulmuş hikâyeleri hatırlamaya, binlerce yıl öteden bugüne ulaşan insanın sesini duymaya ve o eski sofralarda yeniden yerini almaya bir davettir.

Her durakta bir hikâye, her hikâyede bir sofra, her sofrada bir ses vardır.

Ve bu ses, çağlar boyunca değişmeyen bir şeyi fısıldar:

İnsan, en çok anlattığında insandır.