Osmanlı’dan bu yana sosyolojide euro-centric bakış açısının hala egemen olduğu görülmektedir. Biz bu zihni arka plandan hareket ederek müslümanların sosyoloji bağlamında kendi sorunlarının farkına varması, bunları tartışması, kavramlarını üretmesini sonuçlayacak çalışmalara uzun süredir ağırlık vermekteyiz. Nitekim Sünnetten fıkıha ve mezheplere kadar bir dizi çalışmamız, tarihsel ve aktüel sorunları sosyolojik olarak çözümleme amacına matuf olmuştur. Bunun Türkiye’de din sosyolojisi çalışmaları açısından önemli bir dönüşüm olduğunu düşünmekteyiz. “Kelam Sosyo
Tükendi
Gelince Haber VerOsmanlı’dan bu yana sosyolojide euro-centric bakış açısının hala egemen olduğu görülmektedir. Biz bu zihni arka plandan hareket ederek müslümanların sosyoloji bağlamında kendi sorunlarının farkına varması, bunları tartışması, kavramlarını üretmesini sonuçlayacak çalışmalara uzun süredir ağırlık vermekteyiz. Nitekim Sünnetten fıkıha ve mezheplere kadar bir dizi çalışmamız, tarihsel ve aktüel sorunları sosyolojik olarak çözümleme amacına matuf olmuştur. Bunun Türkiye’de din sosyolojisi çalışmaları açısından önemli bir dönüşüm olduğunu düşünmekteyiz. “Kelam Sosyolojisi” isimli elinizdeki bu eser de, bu serinin bir parçası olarak düşünülmelidir.
Kelam Sosyolojisi ismini taşıyan bu çalışmaya sosyoloji, din sosyolojisi, kelam, din eğitimi, İslam felsefesi gibi farklı disiplinlerden on üç yazar katkı sağlamıştır. Dolayısıyla disiplinler arası bakışın da içerilmesiyle farklı problem alanları tartışmaya açılmıştır. Birinci bölümde Ehl-i Sünnet ve Mu’tezile’nin “bugün”e tekabüliyetini tartışan iki makale bulunmaktadır. İkinci bölümde kelam ve sosyoloji ilişkisinin teorisi ve pratiği ele alınmaktadır. Üçüncü bölümde günümüzde kendi başına “teoloji”lerinden bahsedilen aktüel sorunların kelami bağlamda tartışmaları yer almaktadır. Dördüncü bölüm ise, bu aktüalitenin daha teorik boyutlarına dikkat çeken metinlerden oluşmaktadır.