Yorum Yap
Elburz Dağları’nın Doruklarında Seyduna Hasan Sabbah’ın
Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır: Adı Alamut’tur Yani *Kartal Yuvası.*
Talon, Henry, Daran ve iki adamı kaleye vardıklarında başlarını kaldırıp devasa surlara baktılar. Her yöne patikaların uzandığı açıklıktan sakınıp sık çalıların ve ormanlık alanların içinden geçerek engebeli arazide dikkatle ilerlemişlerdi. ...
Talon yerde çömelmiş, kuru bir otu çiğneyerek düşünceli bir şekilde istihkâma bakarken adamları sessizce arkasında bekliyordu. Surlardan her yönün manzarası muhteşem olmalıydı. Ya bir işaret ışığı veya bir haberciyle dik dağ yamacının iki yanındaki Magusa sakinleri tehlike konusunda uyarılabilir ve oradan da atlılar kimse karaya çıkmadan çok önce adanın
Tükendi
Gelince Haber VerElburz Dağları’nın Doruklarında Seyduna Hasan Sabbah’ın
Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır: Adı Alamut’tur Yani *Kartal Yuvası.*
Talon, Henry, Daran ve iki adamı kaleye vardıklarında başlarını kaldırıp devasa surlara baktılar. Her yöne patikaların uzandığı açıklıktan sakınıp sık çalıların ve ormanlık alanların içinden geçerek engebeli arazide dikkatle ilerlemişlerdi. ...
Talon yerde çömelmiş, kuru bir otu çiğneyerek düşünceli bir şekilde istihkâma bakarken adamları sessizce arkasında bekliyordu. Surlardan her yönün manzarası muhteşem olmalıydı. Ya bir işaret ışığı veya bir haberciyle dik dağ yamacının iki yanındaki Magusa sakinleri tehlike konusunda uyarılabilir ve oradan da atlılar kimse karaya çıkmadan çok önce adanın geri kalanını alarma geçirebilirdi. ...
Talon kaleye bakmaya devam etti. Ne kadar mükemmel, dedi kendi kendine. Eğer ele geçirebilirlerse pek az adamla onu koruyabilirlerdi.
