Kemalizm ve Kemalizmin ideolojik temelleri, yaygın olarak Batı merkezli yorumların c¸izdikleri kısıtlı c¸erc¸eveler es¸ligˆinde ele alındı. Komu¨nizm Go¨zu¨nden Kemalizm - Tu¨rkiye’nin Do¨nu¨s¸u¨mu¨ne Sovyet Yaklas¸ımları, aksi bir yo¨nde ilerleyerek Kemalizmin bic¸imlenis¸i ve do¨nu¨s¸u¨mu¨nu¨, yaygınlas¸ması ve egemen hale gelis¸ini, Sovyetler Birligˆi’ndeki tartıs¸maları odagˆına alarak inceliyor. Tu¨rkiye ve Sovyetler Birligˆi arasında mu¨ttefiklik ve du¨s¸manlık gibi kars¸ıt politik tutumları barındıran 1920-1970 arası do¨neme odaklanan Vahram Ter-Matevosyan, genellikle modernles¸me teorilerinin ve jeopolitigˆin konusu olan iki u¨lkenin birbirini nasıl algıladıgˆı sorusunu, Tu¨rkiye Cumhuriye
Tükendi
Gelince Haber VerKemalizm ve Kemalizmin ideolojik temelleri, yaygın olarak Batı merkezli yorumların çizdikleri kısıtlı çerçeveler eşliğinde ele alındı. Komünizm Gözünden Kemalizm - Türkiye’nin Dönüşümüne Sovyet Yaklaşımları, aksi bir yönde ilerleyerek Kemalizmin biçimlenişi ve dönüşümünü, yaygınlaşması ve egemen hale gelişini, Sovyetler Birliği’ndeki tartışmaları odağına alarak inceliyor. Türkiye ve Sovyetler Birliği arasında müttefiklik ve düşmanlık gibi karşıt politik tutumları barındıran 1920-1970 arası döneme odaklanan Vahram Ter-Matevosyan, genellikle modernleşme teorilerinin ve jeopolitiğin konusu olan iki ülkenin birbirini nasıl algıladığı sorusunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin ideolojik inşası ve evrimini dikkatle takip eden Sovyet araştırmacılarının çalışmalarından yola çıkarak cevaplandırmaya çalışıyor. Kemalizm hakkındaki tarihyazımını şekillendiren egemen bakışa bir alternatif sunmayı amaçlayan yazar, tarihyazımının bugüne dek dikkate almadığı, Kemalizm üzerine Sovyet düşünce dünyasının zenginliğini günümüze uzanan bir perspektifle sunmakla beraber, Sovyet devlet çıkarlarının enternasyonal sosyalist siyasete nasıl şekil verdiğini de görmemize olanak tanıyor. “Bu kitap, Türkiye’nin Batılılaşma modelinin Kemalizmin tarihyazımını güçlü bir şekilde şekillendirdiğini savunmanın yanı sıra, Kemalizme dair ‘Batılı olmayan’, konumuz bağla- mında Sovyet pespektiflerinden yararlanarak, Cumhuriyet Türkiyesi ve onun tarihine dair anlayışımızı tartışmaya açıyor ve ona katkıda bulunuyor.