Kazandıran Mayıs İndirimleri Kampanyası
Menü
Hesabım
Sepetim

Kuruluşunun Yüzüncü Yılında Darü`l-Elhan`a Armağan

Üretici Liste Fiyat
30,00
23,70
Yorum Yap
Listeye Ekle
Genellikle 17-18 gün içinde temin edilir.
Öne Çıkan Bilgiler

Nağmeler evi anlamına gelen Darü`l-Elhan, Osmanlı Devleti’nin ilk resmî müzik okulu olarak İstanbul’da 1917 yılında kurulmuştur. Dört yıllık sanat eğitimi veren, sanatkâr ve öğretmen yetiştirmek amacı ile faaliyete başlayan kurum, 1. Dünya Savaşı yıllarındaki olumsuzluklardan fazlasıyla etkilenmiştir. Çalkantılı bir süreç yaşamış olmasına rağmen, geleneği ve geleceği inşa etme yolunda önemli görevler üstlenmiştir. Bir yandan Türk Mûsikîsi Tasnif ve Tespit Heyeti ile geleneği kayıt altına alma gayreti, diğer yandan Batılılaşma hareketlerine karşı reformist yaklaşımları neticesinde büyük bir musiki hazinesini bizlere devretmişlerdi

Kuruluşunun Yüzüncü Yılında Darü`l-Elhan`a Armağan Hakkında Bilgiler
Türü : Araştırma - İnceleme
Kapak : Ciltsiz
Sayfa Sayısı : 393
ISBN : 9789751635501
Basım Yılı : 2018
Kağıt Tipi : 2. Hamur

Tükendi

Gelince Haber Ver

Nağmeler evi anlamına gelen Darü`l-Elhan, Osmanlı Devleti’nin ilk resmî müzik okulu olarak İstanbul’da 1917 yılında kurulmuştur. Dört yıllık sanat eğitimi veren, sanatkâr ve öğretmen yetiştirmek amacı ile faaliyete başlayan kurum, 1. Dünya Savaşı yıllarındaki olumsuzluklardan fazlasıyla etkilenmiştir. Çalkantılı bir süreç yaşamış olmasına rağmen, geleneği ve geleceği inşa etme yolunda önemli görevler üstlenmiştir. Bir yandan Türk Mûsikîsi Tasnif ve Tespit Heyeti ile geleneği kayıt altına alma gayreti, diğer yandan Batılılaşma hareketlerine karşı reformist yaklaşımları neticesinde büyük bir musiki hazinesini bizlere devretmişlerdir Dârü’l-Elhân’daki heyette görev alan üstat, sanatkâr, araştırmacı, besteci hocalar ve şahsiyetler kültür aktarımının oluşturulması için bir taraftan kurumsal olarak kendilerine yer bul maya çalışmışlar, bir taraftan da çok kısıtlı imkânlarla günümüzde pek çok kuruma örnek olacak biçimde musikiye hizmet noktasında azmetmişlerdir. Bu dönem, meşk geleneği ile intikal etmiş olan sesli kültüre ait gözle görünmeyen ancak var olan engin Türk musikisi kültürünün kayda geçtiği, kâğıda yazıldığı, yok olmasının durdurulduğu dönemdir. Tarihi yaşarken tarih yazdıkları muhakkaktır. Vefa ve minnettarlığımızın bir göstergesi olarak, yüz yıl sonra birbirinden değerli akademisyen-sanatçılarımızın kaleminden Dârul-Elhân’ı yeniden okuyabilmek, anlayabilmek ve de musiki geleceğimize yeni ufuklar açabilmek ümidiyle...

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.