Kazandıran Mayıs İndirimleri Kampanyası
Menü
Hesabım
Sepetim

Kuşatmadan İnfaza Musa Anter Cinayeti

Üretici Liste Fiyat
275,00
209,00
Yorum Yap
Listeye Ekle
Genellikle 9-10 gün içinde temin edilir.
Öne Çıkan Bilgiler

20 Eylül 1992`de Diyarbakır`da zalimce öldürülen Musa Anter`in hayatı ve mücadelesi üzerinden, Türkiye`nin Kürt sorununda yaşadığı trajik tarihle yüzleşmeye ve hesaplaşmaya "entelektüel" bir davet...

"1929-1935 yıları arasında Mardin Yatılı İlkokulunda okuyordum. Vilayet kapısı önünde teneşir tahtası büyüklüğünde iki seki yapmışlardı ve her gün o sekilerde kanlar içinde paramparça olmuş iki Kürt gencini vitrinlerlerdi.

Gaye Kürt halkının gözünü korkutmaktı.

Bir gün ben oradayken, Kurdis köyünden dayım sayılan Bengo`nun ölüsünü gördüm. Çuval gibi bir katıra yüzüstü yüklemişlerdi. Bengo dayı uzun boylu yakışıklı bir gençti. Yeni öldürüldüğü için daha vücudu katılaşmamıştı. Katırın yanlarından o canım kınalı elleri ve ayak

Kuşatmadan İnfaza Musa Anter Cinayeti Hakkında Bilgiler
Yayınevi : Everest Yayınları
Yazar : Orhan Miroğlu
Barkod : 9786051415895
Boyut : 14x23
Sayfa Sayısı : 323
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Yılı : 2012
Cep Boy : Hayır

Tükendi

Gelince Haber Ver

20 Eylül 1992`de Diyarbakır`da zalimce öldürülen Musa Anter`in hayatı ve mücadelesi üzerinden, Türkiye`nin Kürt sorununda yaşadığı trajik tarihle yüzleşmeye ve hesaplaşmaya "entelektüel" bir davet...

"1929-1935 yıları arasında Mardin Yatılı İlkokulunda okuyordum. Vilayet kapısı önünde teneşir tahtası büyüklüğünde iki seki yapmışlardı ve her gün o sekilerde kanlar içinde paramparça olmuş iki Kürt gencini vitrinlerlerdi.

Gaye Kürt halkının gözünü korkutmaktı.

Bir gün ben oradayken, Kurdis köyünden dayım sayılan Bengo`nun ölüsünü gördüm. Çuval gibi bir katıra yüzüstü yüklemişlerdi. Bengo dayı uzun boylu yakışıklı bir gençti. Yeni öldürüldüğü için daha vücudu katılaşmamıştı. Katırın yanlarından o canım kınalı elleri ve ayakları sallanıyordu.
Vilayet kapısına getirdiler. Jandarmalar onu bir yük gibi, katırın üstünden yere fırlattılar ve sonra da onu sırtüstü vitrine yatırdılar. Yaşlı gözlerle yaklaştım. Dayımın gözleri açıktı ve sanki bana bakıyordu. O an gözlerinden şu manayı çıkardım: `Oğlum Musa görüyorsun halimi! Sana ne diyeyim?

Sen bilirsin!"`

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.