Menü
Hesabım
Sepetim

Militarizm ve Toplumsal Cinsiyet

Üretici Liste Fiyat
350,00
262,50
Yorum Yap
Listeye Ekle
3 Adet Stokta
Öne Çıkan Bilgiler

Militarizm sadece askerlerin ideoloji ve pratikleriyle sınırlı değildir; tüm toplumsal yapı ve zihniyetleri şekillendirir ve toplumsal/siyasal kültürün baskıcı, hiyerarşik ve cinsiyetçi niteliğini pekiştirir. Bütün otoriter iktidar sistemleri için makbul olan “itaatkâr erkek vatandaş”ı imal ederken bir bütün olarak erkekler ile iktidar arasındaki örtüşmeyi ve çıkar birliğini açığa vurur ve meşrulaştırır.
Bu yüzden militarizm ile ataerkil iktidar ayrılmaz bir ikilidir. Her ikisi de erkek şiddetini yüceltir, kahramanlaştırır. Kahramanın erkekliği şiddete dayanma ve uygulama kapasitesiyle ölç

Militarizm ve Toplumsal Cinsiyet Hakkında Bilgiler
Türü : Araştırma-İnceleme-Kuram
Kapak : Ciltsiz
Sayfa Sayısı : 239
ISBN : 9786256455627
Basım Yılı : 2025
Kağıt Tipi : 2. Hamur

Tükendi

Gelince Haber Ver

Militarizm sadece askerlerin ideoloji ve pratikleriyle sınırlı değildir; tüm toplumsal yapı ve zihniyetleri şekillendirir ve toplumsal/siyasal kültürün baskıcı, hiyerarşik ve cinsiyetçi niteliğini pekiştirir. Bütün otoriter iktidar sistemleri için makbul olan “itaatkâr erkek vatandaş”ı imal ederken bir bütün olarak erkekler ile iktidar arasındaki örtüşmeyi ve çıkar birliğini açığa vurur ve meşrulaştırır.
Bu yüzden militarizm ile ataerkil iktidar ayrılmaz bir ikilidir. Her ikisi de erkek şiddetini yüceltir, kahramanlaştırır. Kahramanın erkekliği şiddete dayanma ve uygulama kapasitesiyle ölçülür. Askerliğin “oğlan”dan “erkek” yarattığı söylenir ama ne yazık ki bu “erkek” tahakküme itaat etmek kadar tahakküm etmeyi de öğrenmiş olan bir varlıktır. Ataerkil sistemde tahakkümün başlıca nesnesi ise, erkeğin ötekisi olarak konumlandırılan kadındır. Militarizm zorunlu olarak cinsler arasındaki eşitliğe karşıdır çünkü kadını ve kadınsı sayılan her şeyin aşağılanıp boyun eğdirilmesine dayanır. Bu nedenle, militarizm üzerine yapılan çalışmalar toplumsal cinsiyet analiziyle birleştirilmediği sürece eksik, hatta anlamsız kalır.
Adem Yavuz Elveren’in yapıtı büyük bir eksikliği doldurarak ataerkil militarist iktidar ve tahakküm yapılarının karanlık cinsiyetçi yüzünü gözler önüne seriyor ve başta kadın hareketi olmak üzere şiddetsiz, barışçıl ve insancıl bir dünya için mücadele eden tüm toplumsal hareketler için vazgeçilmez bir kılavuz oluşturuyor. Üstelik kendi içine bakmasını bilen kitabın yazarı, araştırma sürecine kendisini, öz deneyimlerini katmaktan ve paylaşmaktan çekinmiyor. Bence bu, çalışmasını daha da değerli kılıyor.
Fatmagül Berktay

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.