Yorum Yap
Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1900’lerin başından itibaren, çeyrek asrı aşkın bir süre Türk Edebiyatı’nın en popüler, en çalışkan ve çok kazanan yazarı oldu. Ama gazetelerde tefrika edilen ve hemen ardından kitaplaşan romanlarıyla şehirdeki her eve girip çıksa da gözlerden uzak, Heybeliada’da yaşamayı seçti. Hiçbir gruba, topluluğa katılmadı, her zaman tek başına, kendi yolunda yürüdü.
Muhteşem Yalnızlık, ilk olarak on dokuzuncu yüzyıl sonunda, kendisini Kıta Avrupası’ndan soyutlayan İngiltere’nin bu politikasını adlandırırken tercih edilen bir ifade olmuş. R&u
Tükendi
Gelince Haber VerHüseyin Rahmi Gürpınar, 1900’lerin başından itibaren, çeyrek asrı aşkın bir süre Türk Edebiyatı’nın en popüler, en çalışkan ve çok kazanan yazarı oldu. Ama gazetelerde tefrika edilen ve hemen ardından kitaplaşan romanlarıyla şehirdeki her eve girip çıksa da gözlerden uzak, Heybeliada’da yaşamayı seçti. Hiçbir gruba, topluluğa katılmadı, her zaman tek başına, kendi yolunda yürüdü.
Muhteşem Yalnızlık, ilk olarak on dokuzuncu yüzyıl sonunda, kendisini Kıta Avrupası’ndan soyutlayan İngiltere’nin bu politikasını adlandırırken tercih edilen bir ifade olmuş. Rüştü Sezinoğlu’ysa bu terimi, 1939’da Yeni Mecmua dergisi için söyleştiği Hüseyin Rahmi`nin hayatını nitelemek için kullanıyor.
Bu kitap, 1921-44 yılları arasında Hüseyin Rahmi Gürpınar’la yapılan söyleşileri, yazarın anket yanıtlarını bir araya getiriyor. Bu büyük yazarı yakından tanımak, onun hayata, topluma ve edebiyata dair görüşlerini öğrenmek için temel bir kaynak. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ı, Heybeliada’nın çamları arasında gizlenen köşkünde, o muhteşem yalnızlığı içinde bir kez daha ziyaret ediyoruz.
