Yorum Yap
Sefer Örçen, bir bilim adamının sağduyusuyla, kendi duygusal dünyasından adeta fışkıran sözcüklerle, “Nasıl?”
sorusunu, bir felsefi sorun haline getiriyor...
Aforizma biçiminde yazılan bu yapıt, varoluştan yaşantı dünyasına, yaşamın anlamından duygudaşlığa değin felsefi içerikli birçok sorunu, edebi bir dille sorguluyor. Bu anlamda söylenenden geriye kalan ve belleğimize sinen yaşantıların, halen bizdeki etkilerinin nasılına odaklanıyor. Asla tam olarak ele geçirilemeyecek olan bir gizi, belki de birçok benzeri yapıt gibi varsayarak, bu gizi ele geçirmenin olanaksızlığının nasılını da ele alıyor...
Eren RIZVANOĞLU
&l
Tükendi
Gelince Haber VerSefer Örçen, bir bilim adamının sağduyusuyla, kendi duygusal dünyasından adeta fışkıran sözcüklerle, “Nasıl?”
sorusunu, bir felsefi sorun haline getiriyor...
Aforizma biçiminde yazılan bu yapıt, varoluştan yaşantı dünyasına, yaşamın anlamından duygudaşlığa değin felsefi içerikli birçok sorunu, edebi bir dille sorguluyor. Bu anlamda söylenenden geriye kalan ve belleğimize sinen yaşantıların, halen bizdeki etkilerinin nasılına odaklanıyor. Asla tam olarak ele geçirilemeyecek olan bir gizi, belki de birçok benzeri yapıt gibi varsayarak, bu gizi ele geçirmenin olanaksızlığının nasılını da ele alıyor...
Eren RIZVANOĞLU
“Nasılı” bildiğimiz kadar unutmuştuk, ama görüldü ki o, yokluğumuza dair tutsaklık pençesindeydi!
Bir şekilde kaybolan “Nasıl?” dı, ama bulacaktı zaman onu hiç olmayacak bir yerde. Önceliklere ve samimiyete inanarak bir şeyi fark edip nasılın yapılacağı öğrenilmelidir, böylece hatırlananlar belleklerde tutulup unutulmayacaktır.
