İnsanların isteklerini, niyetlerini ve kişilik özelliklerini anlamayı, güvenilirlikleri hakkında fikir sahibi olabilmeyi veya zihinsel ve duygusal durumlarını görebilmek için onları daha iyi okuyabilmeyi kim istemez ki! Sözsüz iletişimi anlamak, bu avantajı elde etmenin anahtarlarından biri olabilir.
Bu kitap okurları, sözsüz işaretlerin üstünkörü biçimde abartılı okunması konusunda uyarmakta ve böylece günümüzde neyin bilindiğinin ve nelerin güvenle uygulanabileceğinin sınırını çizmektedir. Kitap, bilim ve uygulama arasındaki açıklığa, her ikisi için de geçerli bölümler sunarak ve alanyazında tü
Tükendi
Gelince Haber Verİnsanların isteklerini, niyetlerini ve kişilik özelliklerini anlamayı, güvenilirlikleri hakkında fikir sahibi olabilmeyi veya zihinsel ve duygusal durumlarını görebilmek için onları daha iyi okuyabilmeyi kim istemez ki! Sözsüz iletişimi anlamak, bu avantajı elde etmenin anahtarlarından biri olabilir.
Bu kitap okurları, sözsüz işaretlerin üstünkörü biçimde abartılı okunması konusunda uyarmakta ve böylece günümüzde neyin bilindiğinin ve nelerin güvenle uygulanabileceğinin sınırını çizmektedir. Kitap, bilim ve uygulama arasındaki açıklığa, her ikisi için de geçerli bölümler sunarak ve alanyazında türünün ilk örneği olarak köprü olmaktadır. Birinci kısımda; yüz ifadeleri, ses, beden ve jestler, sözsüz davranış üzerindeki kültürel etkiler ve aldatma ile ilgili beş bilimsel bilgi incelemesi sunulmaktadır. İkinci kısımda, çeşitli alanlardan uygulayıcılar kendi alanlarında doğruluk ve yeterliliği arttırmak için sözsüz iletişimi nasıl kullandıklarını tarif etmektedir.
Bu amaçları çerçevesinde kitabın iki ana hedef kitlesi bulunmaktadır. İlki, sözsüz iletişimle ilgili alanlardaki deneyimli bilim insanları ve öğrencilerdir. İkinci hedef kitle, sözsüz davranışlar hakkındaki kanıt temelli bilgiyi kullanmak isteyen uygulayıcılardır. Bu grupta doktorlar, terapistler, psikolojik danışmanlar ve sağlık sektöründeki diğer görevliler; emniyet çalışanları, istihbarat ve ulusal güvenlik alanındaki kişiler; avukatlar, hakimler, müzakereciler ve iş insanları olabilir. Bu kitabın, bilim ve uygulama arasındaki boşluğa bir köprü olarak, bilim insanları ve uygulayıcıların birbirlerini karşılıklı olarak bilgilendirdiği daha büyük diyaloglara sahip olmalarını sağlayacak platformu sunacağını canıgönülden umuyoruz.