Kazandıran Mayıs İndirimleri Kampanyası
Menü
Hesabım
Sepetim

Şüra Süresinin Tefsiri

Üretici Liste Fiyat
200,00
136,00
Yorum Yap
Listeye Ekle
Genellikle 4-5 gün içinde temin edilir.
Öne Çıkan Bilgiler

Müminler için şûra, (meşveret, müşâvere) ilkesinin hayatî bir önem taşıdığını, Kur’ân’ın sûrelerinden birinin *Şûrâ* adıyla anılmasından anlaşılmaktadır. Allah Teâlâ, Hz. Peygamber’den, vahiy gelmediği takdirde rey ve içtihada dayanan meselelerde, ashabına danışmasını, onların fikirlerini almasını istemiştir. Bu durum, İslâm dininin, şûrâya, Müslümanların birbirleriyle danışıp görüş alışverişinde bulunmasına önem verdiğini açıkça ortaya koymaktadır.
İnananların, aralarındaki işlerini ve aldıkları kararları ortak akılla, danışma ve görüş alışverişinde bulunmak suretiyle almaları büyük önem taşımaktadır hatta bu imanlarının bir gereğidir. Bu çerçevede Müminlerin, ittifakı, ittihadı, dayanışması ve tefrika içerisinde olmamaları, söz b

Şüra Süresinin Tefsiri Hakkında Bilgiler
Yayınevi : Kayıhan Yayınları
Yazar : Kerim Buladı
Barkod : 9786059669740
Boyut : 14x21
Sayfa Sayısı : 384
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Yılı : 2021
Cep Boy : Hayır

Tükendi

Gelince Haber Ver

Müminler için şûra, (meşveret, müşâvere) ilkesinin hayatî bir önem taşıdığını, Kur’ân’ın sûrelerinden birinin *Şûrâ* adıyla anılmasından anlaşılmaktadır. Allah Teâlâ, Hz. Peygamber’den, vahiy gelmediği takdirde rey ve içtihada dayanan meselelerde, ashabına danışmasını, onların fikirlerini almasını istemiştir. Bu durum, İslâm dininin, şûrâya, Müslümanların birbirleriyle danışıp görüş alışverişinde bulunmasına önem verdiğini açıkça ortaya koymaktadır.
İnananların, aralarındaki işlerini ve aldıkları kararları ortak akılla, danışma ve görüş alışverişinde bulunmak suretiyle almaları büyük önem taşımaktadır hatta bu imanlarının bir gereğidir. Bu çerçevede Müminlerin, ittifakı, ittihadı, dayanışması ve tefrika içerisinde olmamaları, söz birliği etmelerine bir başka deyişle istişâreye bağlı olduğu önemle vurgulanabilir. Hz. Peygamber’in vefatı üzerine ashab, istişareye önem vermiş, önemli konuları istişare ile çözüme kavuşturmuşlardır. Ancak sahabe döneminden sonra şûra düsturu, Kur’ân’ın öngördüğü şekilde uyumlu bir biçimde geliştirilememiştir.
Asrımızda ise müminler, bir türlü Kur’ân’ın şûra çağrısını yerine getirmede başarılı olamamışlar, inandıkları Kur’ân, onlara her türlü işlerini aralarında istişare ile bir başka deyişle ortak akılla yapmalarını öğütlerken, en hayatî konularda bile fikir birliğine varamamaktadırlar. Hiç olmazsa Müslümanların yaşadığı toprakların düşman işgallerine karşı korunması, müminlerin, dinlerinin, canlarının, mallarının, namuslarının muhafazası ve dokunulmaz/kutsal mekânların himayesi meselesinde ortak bir fikir etrafında buluşmaları beklenirken, maalesef bu da sağlanamamıştır. Ehl-i kıble, ehl-i tevhid daha geniş bir ifade ile Muhammed ümmeti/ümmet-i icabet, istişareyi umursamamaktadır. Bu Yüzden Kur’ân’ın, istişare çağrısına müminlerin, yeniden dönmesi ve icabet etmesi farz-ı ayn haline gelmiştir.

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.