Hakikatin ve hayatın anlamını kelimelerin büyülü çağrışımlarıyla anlatmaya çalışan, ürettikleriyle manevi yaralara merhem olmayı amaçlayan aziz Süryani malfonelerin/üstatlarının, kelam ve kalem erbaplarının, gönül doktorlarının hissiyatını anlamaya çalıştığımda “İnsan, hak ve hakikate doğrulukla, yaratılanlara da ahlakla davrandığında insan olur”gerçeğiyle yüz yüze kaldığımı sözlerimin başında özellikle vurgulamak istiyorum.
Antikite döneminde başlayan ve ortaçağa (5-15 yüzyıl arası) kadar devam eden o yaşam sever Süryani üstatların yazınsal &
Tükendi
Gelince Haber VerUzun yılların emeğiyle kaleme alınan bu çalışma, Süryanice, Türkçe, İngilizce ve Arapça olmak üzere dört dilde yayımlanarak kitaplaştı.
Kültür bir hafızadır. Hafızasını yitiren toplum, yolunu da yitirir. Kültür; görünür oldukça yaşar, anlatıldıkça anlam kazanır, paylaşıldıkça derinleşir. İnsan, bilmediğini anlayamaz; tanımadığını sevemez. Tanımayan koruyamaz; sevmeyen ise sahip çıkamaz.
Eserin dört dilde yayımlanması, kültürel paylaşıma katkı sunmak ve toplumsal faydayı arttırmak içindir. Kültürlerarası diyaloğa hizmet edecek olan bu eser, Süryani kültürünün Mesihî karakterini ve evrensel değerlerini merak edenler için önemli bir kaynak niteliğindedir.